27 Ekim 2010 Çarşamba

minik ufak bir hikaye

hangi hikayede adam gözüne güneşin girmesini bekleyerek uyanır ama gördüğü sadece sonuna kadar çekili perdeler olur bilmem ama bizim kahramanımızın günü böyle başladı.. gitmesi gereken bir işi yapması gereken görevleri alması gereken sorumlulukları yoktu o gün için.. herzamanki gibiydi.. sabah kalkacak el yüz yıkandıktan sonra bilgisayarı açacak o sırada çayın suyu kaynamaya başlayacak.. bi kaç ekmek dilimi biraz yağ biraz fındık ezmesi derken esneye esneye geçirecekti bütün günü.. ama perdeler kapalıydı hala adam yataktan bile çıkmamıştı.. tavanı izliyordu sadece.. aklından sadece daha güzel bir gün olması dilekleri geçiyordu.. koskoca bir kış arkada kalmıştı.. kar altında yalnız soğuk ve sadece viskiyle geçen koskoca bir kış bitmişti.. ama adam alışamamıştı hala güneşe.. sabah uyandığında gördükleri hiçbir zaman hoşuna gitmediğinden adet edinmişti perdeleri açmamayı.. uyanmayıda sevmiyordu aslında uyumayıda.. her ikisinde de gördükleri hoşuna gitmiyordu.. beyazlı grili mevsim ve sürekli saçma sapan rüyalar.. etkilenirdi adam rüyalardan normal olarak.. geçmişini görürdü her seferinde.. hepsi saçma sapan gelmiş geçmiş herşey rüyalarına girerdi.. bundandı yatagın hemen yanındaki uyku ilaçları.. derin bir nefes çekti adam odadaki azalmış oksijene inat.. tavandan gözlerini ayırmadan elini yana attı devirdiği ilaç kutuları arasından sigarasını buldu yaktı bi tane.. gözüne kaçmadan içebileceği en güzel ilk sigaraydı.. ilk duman tavana ulaştığında camda bi tıkırtı duydu.. ardından bir daha bir daha.. yağmur başlamıştı.. uzaktan gelmesini umduğu gökgürültüleri eşlik ediyordu ayrıca.. adam hala kar yağmasını bekliyordu ardından.. sigara bitti ama kalkmak lazımdı söndürmek için.. bi kaç kötü deneyimi vardı zira.. yavaşça doğruldu gerindi esnedi. sigarasını söndürdü yavaşça..hiç dışarıya bakmamıştı perdeleri açmamıştı daha.. gitti sabah rutinine başladı. su ısınıyor el yüz yıkanıyor ekmek kesiliyor. odaya döndü bir sigara daha almak için.. o sırada farketti yağmurla beraber ritmik bir tıklama daha vardı pencerede.. yukardan su damlıyodur ya ne yani dedi kendi kendine.. cidden perdeleri açıp görmek istemiyordu o manzarayı.. arkadaki ağaçlar daha yapraklarını göstermemişti bahçe harap durumdaydı.. yağmur azalmıştı bu arada.. tıklamalar devam ediyordu.. mutfağa geçti adam çayı doldurdu bir ekmeğe hafif yağ sürdü yürümeye başladı.. kıtır kıtır yerken tıklamaların devam ettiğini farketti. odaya döndü. bi an ekmek elinden düştü perdenin arkasındaki figürü görüdüğünde.. sabah ağaçtır ya dediği gölge şekillenmişti.. orka korka yaklaştı perdeye.. hafifçe araladı.. evet evet bildiğin biri vardı pencerenin dışında..yavaşça açtı perdeyi. bi kız sırılsıklam olmuş pencereden içeri adama bakıyordu.. bi süre bakıştılar ama adam kendine geldi sonradan. hemen yatak örtüsü aldı dışarı koştu.. kız titriyordu dışarda.. sardı sarmaladı eve getirdi. kız hiçbirşey demeden sadece adama bakıyordu.. kendi için doldurduğu bol şekerli çayı getirdi adam.. kız yavaşça kavradı bardağı buharını içine çekti ve bir yudum aldı.. şekerden yüzü buruşmuştu ama bişey söylemedi kız. hala titriyordu.. sonra yavaş yavaş bardak elinden kaydı adam bardağı kenara koyduğunda farketmişti kızın uyuduğunu.. yavaşça yatağa yatırdı kızı.. üstünü örttü saçlarını kurulamaya başladı.. kız o kadar sessiz uyuyorduki adam bayıldığını sandı.. kızın bi kaç yudum aldığı çaya devam etti bir sigara yaktı ve kızı izlemeye başladı. hayatında gördüğü en güzel kız vardı karşısında.. saatler geçti ama adam yerinden kıpırdamamıştı sürekli kıza bakıyor sürekli sigara içiyordu. sonra kız yavaşça araladı gözlerini. sessizce baktı adama.. bi cesaret kimsin sen diye sorabildi adam çatlak bir sesle.. hafif bir gülümsemeyle bahar dedi kız.. ben baharım.. görmekten kaçtığın üşendiğin bu güne kadar pek dikkatini çekmeyen sadece yağmurda seni sinirlendiren bahar. adam anlamadı.. eve mevsimi sevmezdi ne giyeceğine karar veremez ya üşür ya fazla ısınırdı.. saçını yapıp her dışarı çıktığında sanki dalga geçer gibi yağmur yağar rezil ederdi.. kış belliydi soğuk, yaz belliydi sıcak.. ama iki baharla da başa çıkamazdı adam.. ama ne ilgisi vardı.. kendi yatağında uzanan kendine bahar diyen güzel bir kız.. hafifçe doğruldu yatakta.. bana çay getirmeyecekmisin diye sordu adama.. o kadar garip bir durumdu ki.. adamın mükemmel ve sıradan bir gününde karşısında çıkabilecek en değişik ve en güzel şey şu anda kendisinden çay istiyordu..kupaya çay dolduruldu. kızarmış ekmekler soğumuştu ama adam artık aç değildi.. uykusu da yoktu.. meraklıydı sadece.. odaya döndüğünde kız yataktan çıkmış adamın dolabını kurcalıyordu hala ıslaktı üstü.. bir saniye izin verirmisin dedi adama.. çağıracağım senı.. tamam gelebilirsini duyduğunda tekrar girdi odaya adam.. kız üstüne büyük gelen eşofmanları giymiş sacları önüne düşmüş odada bekliyordu.. adam elinde olmadan gülümsedi ve çayı uzattı. anlatırmısın sen kimsin?


kız yatağa oturdu gel dedi otur yanıma anlatayım.. ben baharım.. bildiğin bahar.. hani yağmurlar ilk çiçekler falan hah işte o baharım ben.. yerim gökyüzü aslında bulutların üstü.. rahat bembeyaz falan güzeldir tavsiye ederim.. biliyomusun mevsim değişiyor. geliyorum işte.. yine sinir olacaksın biliyorum ama elimde değil geliyorum.. kışı seviyosun biliyorum kazaklarını seviyorsun kaymayı da.. yazı da seviyorsun oh deniz kum güneş kızlar.. ama ben yılda 2 kez alıyorum ellerinden bunları biliyorum.. içini islatıyorum üşütüyorum yeri geliyor yakıyorum.. ama üzgünüm geliyorum.. bunca yıldır senin umursamazlığından dolayı hazırlıksız yakaladım seni.. dolabını düzenlemedin en basiti.. ama uyarmak istedim.. geliyorum.. koskaca 6 ay boyunca yanında olcam hazır ol gelıyorum.. ama bu sefer farklı olacak.. hep önceden göstericem sana ne olacağını kızmaman gerektiğini göstericem.. çünkü her havaya bakıp lanet ettiğinde üzdün beni. ama ben baharım.. bu sefer mutlu edicem seni..


adam anlamamıştı.. yüzünden okunuyordu bu.. kız kalktı elini uzattı adama.. adamın tuttuğu en yumuşak en güzel eldi bu.. yavaşça pencereye yürüdüler.. bir iki üç diye saydı kız.. yağmur başladı.. ama çok şiddetli iri iri damlalar düşüyordu yukardan.. ve bir ki üç.. yağmur durmuştu.. adam afallamıştı.. kız adamın elini sıkıca kavradı bu sefer.. bak dedi.. her sene işkence çektirdik ikimize.. sen kızdıkca ben kızdım sen üzüldükçe ben üzüldüm.. bu sefer düzelticez aramızı tamammı.. hadi giyin dışarı çıkıyoruz..


adam havaya baktı üstüne kazak aldı üstüne yağmurluk.. hala anlayamadın dımı dedı kız.. neyse gel bakalım zor yoldan öğreneceksin belli.. elinden tuttu ve arka bahçeye geçtiler.. daha az önce yağmurdan deli gibi ıslanan yerler kurumuştu bulutlarda dağılıyordu.. adam yine kızmıştı kendine yine yanılmıştı çünkü.. bahar gülüyordu bu sefer.. deli gibi gülüyordu adamın haline.. ne gülüyosun ya dalgamı geçiyosun dedi adam sinirli sinirli.. gülümseme silindi bi anda kızın suratından.. peki madem öyle isityordun al bakalım.. yağmur başladı yeniden adam yukarı baktı tam of larken farketti kız gitmişti..


adam sabah uyandı.. vay arkadaş rüyaya bak.. ama tavana bakmadı oda biraz daha aydınlıktı bu sefer.. bi telaş perdeyi açtı.. evet bi kız kıkır kıkır gülüyordu pencerenin dışından.. pencereyi açtı adam.. hoşgeldin diyebildi sadece gülümsüyordu o da.. gel hadi çay yapıyorum istermisin? tamam ama tek şekerli olursa bu sefer sevinirim.. geçen seferki şerbet gibiydi.. karsılıklı çay ıcıyolardı sımdı.. adam kızdan gözlerini alamıyordu.. bu sefer kıvır kıvırdı saçaları.. hafif kabarmış.. anlat bakalım dedi adam.. ne yapmak lazım sana alışmak için? kız başladı..


rahat olmalısın.. düşünmemelisin bazı şeyleri.. kendine vermediğin değeri başkalarına vermeye çalışma.. sensin değerli olan.. özelsin.. ama kızgınsın bazı şeylere anlamıyorsun.. yapmam gerekenleri anlamadın hiçbir zaman.. aklınca kurdun düşünceleri.. haklı gördün kendini sürekli.. ama anlamadın beni.. sormadın dinlemedin sadece havaya bakıp sinirlendin.. üzgünüm koca adam yapmak zorundaydım.. senin istediğin zamanlar dışında da yağmur yağmalıydı.. sen istediğinde güneş açtıramadım her zaman.. kurallarım vardı uymam gereken.. anlamadın bunları koca adam.. bir kez olsun o yağmuru dinlemedin..sayende ben çok şey dinledim.. kulagım sendeydı her zaman.. o kulaklıkları takıp yağmuru duymamak için sesi her açtığında bende duydum şarkılarını.. dışarda yazmaya çalıştığın her yazıyı sildim üstünü ıslatarak üzgünüm. bencildim biraz bana yazılmadı çünkü bazıları.. duy istedim dinle istedim.. saçını güzel yapıpher dışarı çıktığında ıslattım seni kızdırdım kendimce.. ama sen benimle başa çıkmak yerine saçakların altına girdin her seferinde.. o şarkıları duyma diye gökleri inlettim. her kış yaşadığın o mutlulukları dogum gününü yılbasını unutturmak ıstedım her geldıgımde.. her yaz ıctıgın herseyı temızlemek ıstedım son kez geldıgımde.. ama sen benı dınlemedın koca adam..


adam anlamıstı.. karsısındakı sadece bahar degıldı.. karsısındakı akıllıydı gururluydu tatlıydı ama gucluydude her seferınde aglasa da.. elınden tuttu yavasca.. ogret bana bahar dedı.. senı dınlemeyı ogret.. haklısın dınlemedım senı.. ama sende okuyamadın dusuncelerımı.. hiç şemsiye almadım bugune kadar.. kafamı kaldırdıgım ılk sanıyenın mutlulugunu yasadım her yagmur yagdıgında.. ama her seferınde tam alısmaya baslarken gıttın sen de kabul et.. her sefeıde ya yaz oldun ya kış.. evet en cok senı gordum bugune kadar en cok sen hıssettırdın bana varlıgını ama hıcbır zaman hep burdayım demedın.. gittin her seferınde.. baska seylere alısmaya calıstım ben de.. ama olmadı ıste.. bak sımdı goruyomusun olanları.. perdeler hep kapalı.. senı bıle goremedım nerdeyse bahar..


kız anlamıstı.. karısısındakı sadece sureklı lanet okuyan pıs umursamaz adam degıldı.. ama olsun artık yanındaydı adamın.. karsısında oturuyordu kızın.. adam bılıyordu tekrar gıdecegını.. ama artık emındı nası olsa gerı gelecegıne.. kendısı gelmese de yağmurunu gönderecekti.. çok sıcak olursa hifi rüzgar esecekti.. canı sıkılırsa yaparklarda onunla beraber uçacaktı dagıtacaktı heryeri. ıkısıde gulumsuyordu artık.. odanın ıcı gunesle dolmustu.. adam mutluydu.. bahar karısısındaydı.. artık anlamı vardı her ıkı mevsımınde.. bazen gri bazen sarı ama sürekli gökkuşaklı olacaktı.. ikiside mutluydu.. adam biliyordu kız her geldiğinde o en başta söylediği rahat beyaz bulutları da beraberinde getirecekti..


adam uyandı.. gözlerini açtığında tavanı görmedi.. perdeler açıktı.. oda ışıl ışıldı.. karsısında bahar ona bakıyordu.. hayatında gordugu en guzel yuz karısındaydı.. ıkısıde gulumsedı.. baktılar bırbırlerıne.. anlasıyoarlardı artık konusmalarına gerek kalmadan.. her sabah içtikleri çay, her mevsim yaptıklarını konuştular aylarca..


her yazın sonunu her kışın bitişini bekledi adam.. bahar her seferinde geldi.. bıraktıkları yerden devam ettiler sohbetlerine çünkü her seferinde izliyorlardı birbirlerini.. ve sonsuza kadar mutlu yaşadılar..

Hiç yorum yok: