27 Ocak 2011 Perşembe

Bir yalan dunya benimkisi..

Oncelikle farkettimki bugun deniz yoktu istanbulda.. Dunyanin en guzel sehri dedikleri yerde (kim dedi bunu lan?) Koskoca denizi kurutmuslar arkadas.. Sadece calgili cengili bogaz turu kismiyla makyajini gordugun sehrin taa en uzaklarinda bi yerlerdeydim belkide ondan yoktu deniz bugun.. Vapurlarin yerine otobusler, martilarin yerine de ucaklar gecmisti ise bak.. Gitmek istedigim gormek istedigim yer burasi degildi tabiki.. Olmak istedigim yer aslinda hicbiyerdi bugun.. Ya da sadece koskoca bi hiclik colunun tam da ortasinda ben, bir de fokurdatabilecegim bi nargile.. Kimse olmasindi zaten tek basima kaldigimi icim icimi yiye yiye anlayabilmeliydim.. Hayatimin her saniyesini kaplayan teknoloji coplugunu bir kenara birakip kendimden uzaklasmadan ya da kendimi kaybetmeden herkesten herseyden kopmam gerektigini hissettim.. Heyhat gidemiyorum o toz gozume kulagima girmiyor gunes beynimi kavurmuyor.. Sadece her taraf koskoca binalar yigini her yer alacakaranlik.. Ve o kadar basim agriyorki hayalle gercegi yalanla dogruyu karistiriyorum.. Her sabah hic bilmedigim bir yerde uyaniyorum.. Bilmedigim bir saatin alarmi caliyor anlamadigim bir dilde mesajlar gelmis telefonuma.. Uyaniyorum evet uyaniyorum.. Hangi gundeyiz?? Bi saniye saat kac?? Ya nolur bi bes dakika daha diyebilecegim kimse yokmu?? Hey orda kimse varmi?? Dur bi sigara yakayim aklimin kivrimlarinda dolansin dumani.. Ac karnina aldigim keyif nedir acaba gercekmidir?? Daha guzel bir koku almak isterken sabah uyandigimda, doya doya icime cekmek isterken neden hep kapisi cami tamamen kapali bi odada oksijenin azaldigini hissediyorum hala?? Yanagima deymesini istedigim seyin ipek gibi saclar olmasi gerekirken neden hep yorgani tutan cengelli igne batiyo suratima?? Oda sogukmus yatak hala sicak.. Ama giremem tekrar icine.. Kalkmam gerek ama saat kac bilmiyorum.. Zira benden once kalkip gunumu aydinlatacak kimsem yok farkedebiliyorum.. Gecelik atistirmanin ardindan hala karnim ac, sigara iyi bi fikir degildi ama sagolsun beni uyandiran o oldu tercih ettigim sey baska olsa da.. Kalktigimda derinden ses veren her eklemime hay bin kunduz.. Kirilacak kemikler olsaydi yine de kiyamazdim ama kendime gelince acimam sabahlari.. Ayak bileklerinden boyna kadar tum birlesim noktalarini hissetmeliyim hala yerlerindemi diye.. Gozlerim capak dolu hissediyorum.. Hadi banyoya.. Sigara yarilandi diger yarisini akan su da sondurmeliyim.. Evde tek basimayken agzimda sigarayla dolasmam bir ayinin ormanda dolasmasina benzer.. Tipki zatialilerinin postlarini agaclara surterek kendi hukumranlik alanlarini belirlemeleri gibi bende evde kendi bolgemi cizerim dumanla.. Ucar gider de kokusu kalir icinde yuzmeyi hayal ettigim bir derya misali.. Banyo fasli ziyadesiyle bitmistir a dostlar.. Ya bi dakka bugun gunlerden haftasonu.. Kendi basima kendi kahvaltimi hazirlayim.. Eskiden biri olurmuydu yanimda hatirlamiyorum.. Hayal gibi geliyor simdilerde.. Ozene bezene poset cayimi gezdireyim sicak suyun icinde.. Tarifini bir benim bildigim tostumu yapayim banayim recele.. Ama bir sigara daha.. Ev soguk hala biraz daha odun atmali sobaya.. Ya da sadece ellerimi ocagin ustunde gezdirsem olmazmi?? Isinan suyun buhari iyi gelirmi bir gece oncesinin duvarda patlayan yumruk yaralarina?? Gece boyu odadaki bosluk hissi yeterince soguk kompres yapti.. Neyse efendiler.. Cizir cizir kizarmis ekmek bol yagin icinde.. Eritmis bi guzel malzemeleri.. Tv de acilacak kanal belli sanirim.. Cumartesi cumartesi en guzel yanlariyla discovery.. Izledikce aklima gelen tek seyin lan keske muhendis olsaydim.. Kendi mantigimdaki carklarin isleyisini de duzenlerdim belki.. Tek bi insan muhendisi oldugunu kabul edelim.. Geriye kalanlarin yeniden uretiminde bile ufak bir rol alabilmeyi umardim.. Sonra daha bir saat once aynadaki akisine baktiginda ici kalkan adam olarak yeniden uretimlerinin neye benzeyebilecegini dusunurum.. Isi bilmeyen bir izleyici olarak picassonun eserlerine benzetebilirdim.. Karisik sadece.. Aklimi fikrimi duzene sokmadan hangi binayi ayaga dikebilirdimki?? Muhendis oldugunda bunlari ogretiyorlarmi?? Bu arada tostumu yedim bekliyorum.. Sustum.. Tv yi kapattim.. Sadece yemek sonrasi sigaranin yanarken cikardigi ses.. Gerisi bos iste.. Yine kapi ya da telefondan ses yok.. Nefes alis verisimi gectim artik kalp atislarimi bile duyuyorum.. Damarlarimdan akan kani bile hissediyorum.. Tamamen odaklandim.. Bekliyorum.. Sonra dikkatim dagiliyor her zaman oldugu gibi.. Sigaranin kulu dusmus koltuga.. Ya uflerim ya sadece silkelerim nolcak.. Simdi ne olacak.. Kendimi besledim cayim hala var.. Simdi ne olacak ya biri bisey soylesin..

Ufff ne ruyaydi diye uyanan kahraman sadece gulumser onundeki koskoca uzanan sapsari cole bakarak.. Aslinda cok uzak olmayan ve hala olasi bir gecmisten gelen bir kabus anasini satayim.. Kahraman colun ortasinda kesfettigi ama aslinda berberilerin develerini dinlendirdigi ufacik bir vahada bir palmiye golgesinde ogle uykusunu bitirmis ve yurumeye hazirlanmaktadir.. Sahne aslinda gorkemli gibi gorunse de durum sundan ibarettir.. Artik bir amish olamayacagini anlayan uzun boylu adam baharin artik hic gelmeyecegini anladigi bi sabah kendini cezalandirmaya karar verir.. Icine dustugu her turlu kotu durumdan siyrilmak yerine ya da akillica hareket etmek yerine kacmayi secer.. Elindekini avcundakini yok pahasina ( ki cok biseyi de yoktur zaten) satip daha bir kac saat once hayalini kurdugu colde nargile icip kafa dagitmak icin otostop cekmeye baslar.. Artik sakal kesmek takim elbise giymek gibi dertleri yoktur uzun adamin.. Her zaman onaylamak icin kaldirdigi basparmagini yoldan gecen ve bazen bi manyak cikip beni oldurse diye dusundugu arabalara uzatmaya baslar.. Ufak bi canta biraz para biraz gofret derken sonunda gelmistir istedigi yere.. Misirlinin tekinden yalvar yakar aldigi nargile bi paket nargile kafe tutunu.. Aslinda bilmedigi ya da gozu gormedigi icin midesinin kaldirdigi o deve yalagindan doldurdugu suyu fokurduyor simdi.. Evet gitmeye usenmis bir kez daha manzaraya birakmis kendini.. Hava serinlerken yurumek daha iyidir ona gore.. Discovery de ogrenmistir colde yapmasi gerekenleri.. Turlu boceklerden korkan koca adam akreplerle orumceklerle uyumaya bile alismistir.. Her seferinde nelere alismadimki be arkadas der kendine.. Gidene gelene sonra tekrar gidene sonra kafasina gore gelip gitmekle tehdit edene hepsine tum manyakliklara tum egolara tum dostluklara dusmanliklara sevmeye sevismeye sevilmemeye sevilmek icin yalvarmaya lanet etmeye ve onlarin kendisine donmesine hepsine ama hepsine herkese alismis.. Yasam bu olmali demis kendi icinde aptal bir aydinlanma yasadigi o salak ana kadar.. Yenisine de alisirim demis ne olacak.. Ve ayaga kalkmis yurumeye hazirlamis kendini..

Ve 3 2 1.. adam uzun bi kanepede uzanir bulmus kendini.. Nasil hissediyosun kendini diye sormus doktor.. Adam dusunmus sen ole kisacik bi etek giydiginde pardon ama nasil hissedebilirim kendimi?? Bi saniye nerdeyim ben?? Kadin bi bardak su uzatmis adama hadi kalk bakalim.. Adam hatirlamis.. Ilaclari reddettigi icin hipnoz klinigindeymis.. Gunluk seansin bir parcasi.. Aklinda yarattigi dunyalarda istedigi gibi gezme imkani.. Nasil hissediyorsun kendini?? Uzgun demis adam.. Aradigimi bulamadim.. Istedigimi alamadim.. Yalnizdim korkuyordum.. Istediklerimi ya da herkesin istedigi herseyi yapmama ragmen yalnizdim.. Ya soguktu ya sicak.. Durumumu degistirmeye calistigimi hissettim.. Ama baharin gelmedigini gelmeyecegini farkettim.. Kadin yaklasti adama.. Bak iyi dinle beni.. Bahar diye birsey yok.. Asla olmadi.. Sen dusundun sen hissettin bunu sen yarattin kendi aklinda.. Bekleme artik.. Kendine daha fazla aci cektirme.. Disardaki herkes seni bekliyor kendi mevsimleriyle.. Bazen sicak bazen soguk ama asla aklindaki bahar degil.. Herkesi o kaliba oturtmaya calistin herkese sekil vermeye calistin.. Yapma.. Aklinda yarattigin imgelere benzeyemez kimse.. Yapma.. Kendinle oynuyorsun sekillendirmek istedigin her oyun hamurunda.. Ama useniyorsun kuruyani islatip tekrar canlandirmaya.. Sen daha iyisini yapabilirsin biliyorsun.. Ama bunu yapma.. Seni bekleyen cok sey var goreceksin.. Hey hey gozlerini gozlerime odakla..

Ve evet gercekten deniz yoktu bugun istanbulda.. Kuru hafif soguk.. Yalandan bi gunes.. Tamamen yalandan bi dunya benimkisi.. Adam uyandiginda aklinda bir tek dusunce bu kalmisti..

Hiç yorum yok: